Yaşam ile Ölüm Arasındaki Diyalektiği Anlatan Bir Sergi…
Yakın Doğu Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi sergi salonunda gerçekleştirilen Kişisel Baskı Resim sergisinin açılışında konuşan Sanatçı-Akademisyen Dr.Gökhan Okur da, bir yılı aşkın süredir yürüttüğü “Kılçık” adlı sergisi ile ön çalışmalarından oluşan taslak sergisinin hayat bulmasına maddi manevi destek olan Dr. Suat İrfan Günsel’e teşekkür etti.
Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’nin parçalarından biri olmanın mutluluğu içerisinde olduğunu belirten Okur, “Geleneksel üretme yöntemlerinin sanatçılar ve tasarımcılar için bir ayrıcalık olduğuna inanıyorum. Aynı zamanda teknolojinin sanatı ve tasarımı sürekli değiştiren yeniden biçimlendiren ya da farklı boyutlara taşıyan bir faktör olduğunu da düşünüyorum. Üretim sırasına bilgisayar sırasında geleneksel yöntemlerle birleştiriyorum. Çalışmalarımın felsefesini doğaya karşı biçimler, yapılar ya da sistemler inşaa eden canlılardan biri olarak doğa varlıklarına karşı bir seçenek olarak üretmemden oluşuyor. Kılçık sergisi de temelde bu felsefe ile ortaya çıktı. Bu sergi ölüm ile yaşam diyalektiği üzerine kurgulamaya çalıştım. Yunan filozof Epikür insanın ölümden korkmaması gerektiğini yaşam varken ölümün olmadığını, ölüm geldiğinde ise insanların yok olduğunu söylemiştir. İnsan ölümsüz olmanın hayalini kurarken bunu elde edemese de yaşadığı sürece yaptıkları ile ölümsüzlüğü ebedi olarak yakalamıştır. Kılçık biçimini ise kemiğin günümüzden 300 bin yıl önce geriye gittiği o kalıntılar sayesinden pek çok canlı hakkında bilgi sahibi olduğumuz gerçeğini oluşturmasından seçildi. Bu sergi geleceğe bırakacağım kalıntılarım olarak değerlendirilebilir” dedi.
Her sergiye gelip gittiğinde farklı duygulara kapıldığını ifade eden Taçoy, “Kimi gün renk cümbüşü içerisinde çok hoş seda getiririm. Kimi gün o renklerin ahengi içerisinde ağır başlı olabilirim. Kimi gün tarihten gelen ve sergilenenleri alıp yüreğime basar tarihi duygularımı bir konuşmacı gibi her şeyi ile anlatmaya çalışırım. Kimi günse o romantik ve bize verilen anlamın önemini taşıyan konuşmalar yapmaya çalışırım. Bu sanat cümbüşü, zenginliği içerisinde elde ettiğim o kültürün benim hayatıma ve insanoğlu hayatına ne kadar etki ettiğini ifade etmem mümkün değil. Sadece bir resim deyip geçememek gerek. Her türlü duygumuza, güne tarihe hitap eden bizsi daha zengin yapan bir olayla yüz yüzeyiz. Bu yapılan eserlerin güzelliklerin hepsinin hayat çizgimize farklı anlamları olan kompozisyonu vardır. Bu düşünceye hayat veren Yakın Doğu Üniversitesi’ni bir kez daha kutlarım.
Bir Sanat Festivali Havası Var…
“Bir günde dokuz tane ayrı sergi bir sanat festivali havasında. Bir festivale gitseniz bu kadar eserler karşılaşmazsanız. Tek kelimeyle muhteşem” diyen Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, Gökhan Okur’un Kılçık isimli Kişisel Resim Sergisine atıfta bulundu.
İnsanoğlunun beslenme alışkanlığının vahşiliğinden arta kalan balığın kılçığının resmedilmesinin kendini şaşırttığını ifade eden Taçoy, bir resimde bir tek ölümün ölümsüz olduğunu ifade eden bir anlamın aklına gelmediğini söyledi. Bakan Taçoy, “İnsanoğlunun çöp olarak gördüğü bir unsuru ölümle ve hayat felsefesi ile bağdaştırabilmek ayrı bir yetenektir. Sizleri kutluyorum” dedi.
“Dünyanın birçok yerinden insanlar bu vesile ile aramızda bulunuyor. İnsanoğlu canlılar ölür ve onlar için belki hayat biter ama ondan sonra gelenlerin yaşattığı kültür ve sanat bu salonlarda devam eder. Dr. Suat Günsel’in yarattığı Kıbrıs Modern Sanat Müzesi’nin duygusallığı içerisinde 15 bine aşkın her türlü tarzdan eserle bir serüveni yaşıyoruz. Burada olmaktan mutluluk duyuyorum.
